İnsanların hepsi doğuştan benzer özelliklerle dünyaya gelirler. Mesela dört yaşındaki bir çocuğa sorduğunuz zaman yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Şunu yapar mısın? “Yaparımm.” diyecektir. Ama neden büyüyünce her şeyi yapamıyoruz. Bunu düşündünüz mü? Şu an 30 lu yaşlarda olan biriyseniz geçmişe bir gidin bakalım. İlkokul ya da lise çağlarındayken hepimiz lunaparklardaki adrenalini yüksek eğlence araçlarına korkusuzca binebiliyorduk. Kimler bungee jumping yapar dendiğinde içimizde istemeyen çok azdı.
Büyüdük de ne oldu? Şimdi neden her şeyden korkar olduk.. Belli bir yaştan sonra egolarımız devreye girdi. Bizden önce egolarımız “dur sen onu yapamazsın” diyor yerimize.. Kısıtlandık kendi ellerimizle.. Beynimizi eğitmek de elimizde. “Ben bunu yaparım” demeliyiz.
Karakter oluşurken sadece genetik özellikler değil çevre de çok önemli. Yani çocuğunuzu eğitirken çok dikkatli olun. Gerçekten çocuklar doğarken bir hamur gibi oluyor. Siz ona nasıl şekil verirseniz öyle oluyor. Çocuğu küçümseyip ne derse tersliyorsanız, başka çocuklarla kıyaslıyorsanız ileride ondan fayda beklemeyin. Her zaman kendinden şüphe eden, özgüveni eksik, çekingen bir çocuk yaratırsınız. Tam tersi; ne derse yapıyorsanız, küfür ettiğinde gülüyorsanız, size karşı saygısız davrandığında sesinizi çıkarmıyorsanız da gelecekte terbiyesiz, saygısız, bencil bir insan yetiştirmiş olacaksınız. İkisinin ortasını bulmak da size kalıyor ve gerçekten çocuk yetiştirmek çok zor iş.