Çağatay Ulusoy ve Gizem Karaca polisin narkotik operasyonu sonucunda tutuklanmıştı. Aralarında geçen şifreli konuşmalardan bazıları yayınlandı. Uyuşturucudan bahsederken sürekli “balık” kelimesini kullanıyorlar. Çağatay, Gizem’e gerizekalı diye hitap ediyor. Gizem’in de Çağatay’a “aşkım” dediği gözlerden kaçmadı.
Çağatay: Ne yapıyorsun?
Gizem: İyidir.
Çağatay: Geri zekalı, biz çok balık tuttuk biliyon mu?
Gizem: Ney?
Çağatay: Çok balık tuttuk.
Gizem: Aaa, süper. Ne tuttun?
Çağatay: Hepsi işte aynısı her zamankinden..
Gizem: Hıı öyle mi? Bir dakika aşkım bildiğin oltayla balık tuttun değil mi ?
Çağatay: Evet sen ne zannettin?
Gizem: Haa ne bileyim.. 3 tane yaptım içmedim.
Çağatay: Şeyi getir
Gizem: Neyi ?
Çağatay: Çekmecede şey var.
Gizem: Ben 3 tane yaptım ya ama sadece şey yani içmedim öyle hani sinir oldum. Kendi kendime hani yapamıyordum felan ya öyle yaptım ama içmedim.
Çağatay: Duruyor mu?
Gizem: Getireyim mi onları ?
Çağatay: Getir yani geri zekalı gibi yapmışsındır sen onları o yüzden.
Gizem: Hayır hiçte bile geri zekalı gibi değil. Acayip sıkı ve minicik oldu yani çok güzel oldu.
Çağatay: Tamam işte getir hepsini.
Bir başka konuşma :
Çağatay Ulusoy ve yönetmen Orcun Benli ile yaptığı telefon konuşması :
Orçun: Alo.
Çağatay: Uyuyor musun abi?
Orçun: Yoo. Oturuyoruz, Şükrü, Altekin, Deniz, ben. Sen ne yapıyorsun?
Çağatay: Şeyy. Ne diyecektim? Balık aldım da. Çok güzel balık var. Getireyim mi?
Orçun: Vay. Süper olur. Tamam.
Çağatay: Emin misin?
Orçun: Eminim oğlum. Gel.
Çağatay Ulusoy’un torbacıyla konuşması:
Çağatay: Kanki ben evde mangal yapacağım da. Sizin oralarda var mı balık? Sarıyer’desin ya sen.
Onur: Nerde? Ne zaman?
Çağatay: Şimdi ya. Birkaç saate balık lazım. Düzgün güzel bir balık.
Onur: İyi tamam abi.
Çağatay: Ergün abide yediğimiz balıklardan.
Onur: Bi bakayım abi, tamam.
Çağatay: Hadi bay bay. Oğlum Çayırbaşı balığı..