Psikolojik bir dizi olan Kırmızı Oda’nın son bölümünde, Burcu Biricik’in canlandırdığı Boncuk karakteri dikkatleri çekti. Hollanda’da eşi ile yalnız yaşayan Boncuk, bulanım içine girer. Hiçbir dostu, arkadaşı olmayan Boncuk, yabancı dil de bilmediği için kimse ile iletişim kuramaz. Bir gün market dönüşü eve geldiğinde mutfakta ermişlerin olduğunu görür. 3 tane, beyaz sakallı beyaz kıyafetli şahıs, sürekli olarak Boncuk’un yanındadır ve onunla konuşmaktadır.
Boncuk’un eşi Rıza, ondaki bu rahatsızlığın psikolojik olduğunu fark ederek, bir yardım alması gerektiği için eşini Doktor Hanım’a getirir. Ermişler, Boncuk’un başka bir erkekle evlenmesi gerektiğini söylerler. Boncuk, Ermişlere sormadan hiçbir şey yapmaz, sorulara cevap vermez. Doktor Hanım, haftaya tekrar görüşmeye çağırır ve bu yaşananların altında ağır bir yalnızlık ve üzüntü yaşadığı teşhisini koyar.
Ermişler sahnesi, izleyiciyi çok etkileyen sahnelerden biri oldu. Akılda kalıcılığı ve inandırıcılığı ile birçok izleyici, evde korku yaşamaya başladığını söyledi.
Dizide, Ermişleri yalnızca Boncuk görebiliyor ve onunla konuşabiliyor. Gerçekte böyle bir olay yaşanabilir mi?
“Veliler, Allah’ın sadık dostları, Allah’ın şerîatına bağlı olan kimselerdir. Hz. Peygamber (s.a.s.) de evliyayı şöyle tarif etmiştir: “Onlar görüldüğü zaman akla Allahu Teâlâ gelir. Yüzleri nurludur. Onlarla beraber bulunanlar şaki olmaz.”
Evliya kimseler bilinmez değillerdir. Bizlerin içindedir. İlmiyle amel edip takva sahibi olan kimseler veli zatlardır.
Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet”