Her zaman erkekler eşlerini aldatacak diye bir kural yoktur, bazen kadınlar da çeşitli nedenlerle eşlerini aldatabilirler. Aldatılan kişi erkek veya kadın olsun fark etmez. Önemli olan karşımızdaki kişiyi gizlice aldatmayı kendimize yakıştırıyor olmamızdır.
Her birey güven, sevgi, yakınlık, beğenilmek, onaylanmak ihtiyacı içindedir. Bu ihtiyaçlarını ilişkisi içinde bulamayan birey bir arayışa girebilir. Mutsuzluk, değersizlik, önemsizlik hislerini daha zor olan içsel bir arayışla değil de başka birilerinin ona değer vermesinde arayabilir. Değer görmek ve ilgi çektiğini görmek mutsuz kişide olumlu etki yaratmaktadır. Bu kısa süreli bir çözüm yaratır.
Bazı kişilik bozukluğuna sahip kişilerde psikolojik olarak aldatmaya yatkındır. Bu yapılanmalar çok karmaşık bir düzlemde olduğu için burada pek fazla yer vermeyeceğim.
Eşler arasındaki çözülmemiş çatışmaların yarattığı uzun süreli kırgınlığın doğurduğu psikolojik boşluk kişileri aldatmaya sürükleyebilir.
Hamilelik sonrası depresyon durumu, bebeğin çok fazla zaman alması ve çiftlerin birbirine ayırdığı vakitteki değişiklik, alışmış olduğu ve beklediği ilgiyi bulamayan eşte aldatmaya neden olabilir.
Yaşanılan durum aslında kişinin içsel çatışmasıdır. Fakat kişi bu içsel çatışmayı bir eylemle kapatmaya ve ertelemeye çalışıyordur. Bu süreçte iç çatışmalar daha fazlalaşır.