Sadece müslümanlar değil başka dinlerden insanlar da sağlık açısından sünnet olmayı tercih ediyor. Bebeğin doğumunu takip eden 24-48 saat içinde yapılan yenidoğan sünneti Türkiye’de giderek yaygınlaşıyor.
Çocuk Cerrahisi Uzmanı Operatör Doktor Cem Kara’nın açıklamalarına göre:
1. Yenidoğan sünneti anestezi gerektirmiyor
Çocukluk döneminde sünnet, genel anestezi altında yapılır. Her ne kadar çocuklara özel ve son derece dikkatli yapılıyor olsa da anne-babalar çocuklarının anestezi almasından endişe duyar. Yenidoğan döneminde yapılan sünnette bebeklere genel anestezi yapılmaz.Bu da anesteziden doğan riskleri ortadan kaldırır. Pipi etrafında sağlanan lokal uyuşukluk, yenidoğan sünneti için yeterlidir.
2. Yenidoğan sünneti dikişsiz ve estetiktir…
Yenidoğanlarda uygulanan sünnet tekniği dikişsiz bir yöntemdir. Bebekteki yara iyileşmesi oldukça hızlıdır. Sünnet dikişsiz, yara iyileşmesi de hızlı olunca ortaya estetik sonuçlar ortaya çıkar.
3. Sünnet sonrası kanama riski azdır…
Sünnet derisinin damarsal yapısı yeni gelişmekte olduğundan, sünnet işlemi sırasında kanama kontrolü kolay, işlem sonrası kanama riski oldukça az olur.
4. Sünnet sonrası iyileşme hızlı ve rahat, evde bakım kolaydır…
Yenidoğan sünnetinden sonra özel bir pansumana bile gerek duymadan, neredeyse bebeğin göbeği düşene kadar iyileşme sağlanır. Zaten ilk 48 saat annenin hastanede olduğu döneme denk geldiğinden, bu ilk bakım, hastanede hemşireler tarafından sağlanır. Anne bebeğiyle birlikte eve gittiğinde, özel hiç bir şey yapmadan sünnet derisinin hızla iyileştiğini görür. Bu dönemde anneden istediğimiz tek şey, bebeğini sık sık emzirmesidir. Bu da ailenin işini oldukça kolaylaştırır. Sünnetten iki gün sonra bebek normal şekilde banyo yapmaya başlayabilir.
5. Yenidoğan sünneti bebekte travmaya yol açmaz…
Gerek yetişkinlerin anlattığı hikayeler gerekse de çocukların sünnet olan arkadaşlarından duydukları, sünnetin bir travma sebebi olmasına yol açabilir. Çocuk büyüdükçe genel anestezi alma gereği, ameliyat şeklinin değişmesi, iyileşme sürecinin uzaması travmayı ağırlaştırabilir. Sünnet, çocuk için baş etmesi zor, korkulan hatta kaçmaya çalışılan bir olaya dönebilir. Anılardaki yeri ne yazık ki acı ile özdeş hale gelir. Oysa yenidoğan sünneti bebek tarafından hatırlanmaz bile.